Hasta Yakını Rehberliği
Genç Yaşta Büyük Bir Sorumluluk: Bir Demans Hastasının Yanında Büyümek
Zeynep lise son sınıftaydı... Sınav stresinin gölgesinde, hayatının heyecanlı bir dönemindeydi. Ne var ki, akşam eve gittiğinde onu bekleyen yalnızca ders kitapları değil, babasının anlamaz bakışları ve tekrarlanan cümleleri oldu. Babası demans hastasıydı. Zeynep’in yaşıtları okul gezilerine ya da doğum günlerine katılırken, o babasının anahtarlarını nereye koyduğunu tekrar tekrar anlatıyor, gece yanlışlıkla evi terk etmesin diye uykusuz saatler geçiriyordu.
Bu hikaye, Türkiye'de ve tüm dünyada binlerce gencin hayatında yankısını buluyor. Demans denince çoğunlukla yaşlı erişkinler, bakım verenler denince ise yalnızca orta yaşlı yetişkinler akla gelse de; gerçek şu ki, gençler de ailede demans hastasıyla bir arada yaşamanın, hatta bakım vermenin mesuliyetini sıklıkla sırtlanıyorlar. Peki, bu görünmez kahramanların yaşadıkları nedir? Gençlerin bakım sürecindeki etkisi, psikolojik ve sosyal açıdan ne anlam ifade eder, bilim bu konuda ne diyor ve nasıl başa çıkılır? Tüm bu soruların yanıtı için okumaya devam edin.
Demans Nedir? Kısa Bir Bakış
Demans, bir hastalıktan ziyade bir belirti seti, yani sendromdur. Hafıza kaybı, düşünme gücünde azalma, duygusal kontrol eksikliği ve sosyal yeteneklerde bozulmalarla ilerler. En sık karşılaşılan alt türü olan Alzheimer Hastalığı, tüm demans vakalarının yaklaşık %60-70'ini oluşturur. Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre dünyada yaklaşık 55 milyon kişi demansla yaşamakta; her yıl 10 milyon yeni vaka kayda geçiyor.
Gençler ve Demans: Görünmeyen Rol Dağılımı
Hasta yakını bakım verenler denince, çoğu kişi anne ya da baba gibi yetişkinleri hayal eder. Ancak gerçek şu ki; yapılan bir araştırmaya göre İngiltere’de 12-17 yaş grubunda "genç bakım veren" olarak tanımlanan yaklaşık 700.000 genç bulunmaktadır.1 Türkiye’de ise kesin rakamlar olmasa dahi büyük aile yapısı ve yaş ortalamasının yükselmesiyle her geçen yıl daha fazla genç, kendini bir şekilde bu sorumluluk altında buluyor.
Ev içi bakım yükü: Gençler demans hastası aile bireylerinin günlük ihtiyaçlarını karşılamak, onlara göz kulak olmak ve çoğu zaman evdeki iletişimde köprü olmak zorunda hissedebiliyorlar.
Duygusal yük: Büyük bir çoğunluk, hastayla birlikte duygusal iniş çıkışlar yaşıyor, bazen kendini yalnız hissediyor. Bu, gençlerin ruhsal gelişimi için önemli bir stres kaynağına dönüşebiliyor.
Sosyal izolasyon: Yaşıtları ile eskisi gibi vakit geçiremeyen gençler, hem eğitim hem sosyal yaşamda geri kalabiliyorlar.
Demans ve Aile Dinamikleri: Gençlerin Değişen Konumu
Bir ailede demans teşhisi konduğunda, düzen adeta tekrar yazılır. Sağlıklı ebeveyn ya da büyükanne/büyükbaba bir anda “bakım gerektiren” konumuna geçer. Pek çok ailede, bakım yükümlülüğü yetişkinlere ligtirilse de, gençlerin rolü genellikle görmezden gelinir ya da “zaten evde” olduğu için doğal kabul edilir.
Bu durumda;
Gençler aile içinde duygusal destek görevi üstlenir,
Günlük sorumlulukları paylaşır,
Büyüme çağının getirdiği kimlik sorunlarıyla eşzamanlı olarak demansın zorluklarıyla mücadele ederler.
Üstelik modern araştırmalar, gençlerin bu tür bakım süreçlerinde empati, sabır ve sorumluluk gibi yetkinlikleri daha erken geliştirdiklerini gösteriyor.2 Ancak bu olumlu yanlarının yanında, psikolojik destek görmeyen gençlerde anksiyete, depresyon ve okulu bırakma oranında artış olduğu da kanıtlanmıştır.
Genç Bakım Verenlerin Karşılaştığı Zorluklar
Bilinç ve Bilgi Eksikliği: Demans hakkında bilgi sahibi olmayan gençler, hastadaki değişiklikleri kişisel algılamaya daha yatkın olabiliyor. Neden sürekli unutkan olduğunu veya ani öfke patlamalarının hastalığın bir sonucu olduğunu anlamak zor olabiliyor.
Akademik Hayatta Zorluk: Zamanının çoğunu evde bakım vererek ya da gözcülük yaparak geçiren gençler, dersleriyle ilgilenmeye ya da sosyal aktivitelere katılmaya zaman bulamayabiliyorlar. Bir araştırmaya göre genç bakım verenlerde ders başarısının ve okul devamının %20 oranında daha düşük olduğu saptanmıştır.3
Duygusal Sağlık Üzerindeki Etki: Anlayamadıkları veya baş edemedikleri duygular, sürekli suçluluk, yetersizlik ya da öfkeye dönüşebiliyor. Bir yandan sevdikleri kişiyi kaybettiklerine üzülürken, öte yandan var olan durumla başa çıkmakta zorlanabiliyorlar.
Kendi Geleceğinden Feragat: Kimi gençler, aile sorumlulukları nedeniyle hayallerini, hatta üniversite eğitimlerini ertelemek zorunda kalabiliyor.
“Babamı bir yetişkin gibi değil de çocuğum gibi gördüğüm zamanlar var. Kimi günleri beraber ağlayarak geçiriyoruz. Arkadaşlarım gece dışarı çıktıklarında ben, babamın kapıyı kilitleyip kilitlemediğini düşünüyorum.”
— 17 yaşındaki bir bakım verenin sözü
Bakım Veren Gençlerin Ruh Sağlığı: Bilim Ne Diyor?
Pek çok araştırma, genç bakım verenlerin depresyon, anksiyete ve tükenmişlik gibi sorunlara daha meyilli olduğunu ortaya çıkarmıştır. Özellikle, akran destek gruplarının, aile terapisi ve psikososyal destek müdahalelerinin bu riskleri azalttığı net olarak gösterilmiştir.4
Aşağıdaki bulgular dikkat çekicidir:
İngiltere’de yapılan bir ankete göre: Genç bakım verenlerin %48’i, psikolojik açıdan destek talep etmelerine rağmen bu desteğe yeterli erişimleri olmadığını belirtmiştir.5
Üniversiteye devam oranı: Demans hastası yakınlarına bakan gençlerde, okulu bırakma riski üç kat daha fazladır.
Uyku ve konsantrasyon problemleri: Uzun süreli ev içi bakım veren gençlerin %60'ından fazlasında uyku düzensizliği bildirilmiştir.
Gençler İçin Etkili Baş Etme Yöntemleri
Bilgi ve Farkındalık: Demans hakkında güvenilir kaynaklardan bilgi edinmek, hastalığı anlamak ve yaşanan davranış değişikliklerinin kişisel olmadığını bilmek, genç bakım verenin yükünü azaltır.
Destek Grupları: Akıllı telefon uygulamaları veya sosyal medya üzerinden gençler için özel oluşturulan bakım veren grupları, paylaşım ve destek imkânı sunar.
Aile İçi Açık İletişim: Aile bireyleri ile düzenli olarak duygularını, ihtiyaçlarını paylaşabilmek gençlerin omuzlarındaki yükü hafifletir.
Profesyonel Yardım: Okuldaki rehberlik servisleri, psikolojik danışmanlar veya toplum sağlığı merkezlerinden alınabilecek profesyonel destek, gençlerin duygusal dayanıklılığını artırır.
Kendi Zamanını Korumak: Gençlerin hobilerine, sosyal aktivitelere zaman ayırabilmesi ruh sağlıkları için kritiktir.
Aileler ve Yetişkinler Ne Yapmalı?
Demans hastası bulunan ailelerde, gençlerin yalnızca “yardım eden” olarak görülmemesi gerekir. Onların da dinlenmeye, desteğe ve bireysel zamana ihtiyacı vardır. Yetişkinlerin şunlara dikkat etmesi önemlidir:
Gizlememek: Hastalığı gençlerden gizlememek, uygun bir dille paylaşmak gereklidir.
Görev Dağılımını Dengelemek: Ev içindeki sorumlulukların adil paylaşılması gençlerin duygusal yükünü azaltır.
Gençleri Dinlemek: Onların dile getirdikleri korku ya da endişeleri ciddiye almak, birlikte çözüm aramak gerekir.
Gevşek Destek Ağı Kurmak: Aile büyüklerinden, komşulardan ya da toplumsal servislerden yardım istemekten çekinilmemelidir.
Okul ve Toplumun Rolü
Okullar, rehberlik servisleri ve toplumsal kuruluşlar, genç bakım verenleri fark etmek, onlara özel baş etme seminerleri ve psikososyal destek sunarak önemli bir fark yaratabilir. MEB tarafından yapılan, “Okulda Destek” programları çerçevesinde rehberlik öğretmenlerinin genç bakım verenlerle çalışması, farkındalık seminerleri düzenlemesi önerilmektedir.
Genç Bakım Veren Olmanın Farklı Bir Yüzü: Güçlenme ve Dayanışma
Her ne kadar yük ağır görünse de, genç bakım verenler arasında yapılan araştırmalar, empati, sorumluluk ve olgunluk düzeyinin arttığını gösteriyor. Kimi gençler, bu süreçte kendini başkalarına yardımcı olmaya adarken, kimileri ileride sağlık veya sosyal hizmet alanlarında kariyer yapmayı seçebiliyor.
Öyleyse genç bakım verenlere sadece hüzün ve yorgunluk hikâyelerinin ötesinde, güçlenme ve dayanışma öyküleriyle de bakmalı. Onlar, toplumun gözden kolayca kaçan, ama hayatın gerçek süvarileri.
Yararlı Kaynaklar ve Destek Grupları
Son Sözler: Görülmek ve Değerleri Bilinmek
Demansla yaşamak, sadece yaşlı bireylerin ya da yetişkinlerin meselesi değil. Gençler, kendi gelişim yolculuklarında birçok yükümlülüğü sırtlanırken, aynı zamanda hassas, güçlü ve dayanıklı bireyler olarak yetişiyorlar. Onların farkında olmak, duygularına ve ihtiyaçlarına kulak vermek, hepimizin sorumluluğu.
Sen de genç bir bakım verensen ya da yakınında böyle bir genç varsa, yalnız olmadığını bil. Görülmek ve desteklenmek, yükü hafifletir; dayanışma yeni umutlar üretir.
Kaynakça
Next Blogs Post